Ana içeriğe atla

Üniversitelilerden Mamak'ta 'Toplum için mimarlık' çalışması

Atılım Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğrencilerinin “toplum için mimarlık” tasarımları Mamak’ta bölge halkına sunuldu.

Bayram Uluad - soL Ankara
Mimarlık Bölümü öğrencilerinin tasarladıkları Mamak ilçesi Dostlar ve Şirintepe mahalleleri gecekondu alanında tasarladığı alternatif yaşam/konut alanı projesi, Mamak’taki toplum-mimarlık buluşmasında sergilendi.

Toplum için mimarlık teması ile yola çıkan Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesinde, Mimarlık Bölümü ikinci sınıf öğrencileri mimari tasarım stüdyosunda Mamak Dostlar ve Şirintepe gecekondu mahallelerinde alternatif bir yaşam alanı ve konut tasarladı.

Proje koordinatörü Emel Akın Yeşim Uysal, Mete Öz, Reha Benderlioğlu ve Hüseyin Bütüner ile birlikte yürüttükleri stüdyoda, öğrencilerden, Dostlar ve Şirintepe’de rant odaklı değil, “toplum için tasarım” hedefi ile mevcut alanın yoğunluğunu hiçbir şekilde artırmayan, sadece fiziksel değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal dönüşümün de düşünülmesinin, yapı-çevre, kent-kimlik-yerellik, yer-bağlam ilişkilerinin dikkate alınmasının, yapı ölçeğinde işlev-kültür, mekân-form, iç-dış mekân, açık-yarı açık-kapalı mekân ilişkilerinin kurulmasının, kendi yer özgünlüğünü kaybetmeyen, yerselliği dikkate alan, kendine özgü ve özgün tasarımların yapılmasının beklendiğini ifade etti.

Emel Akın, 4 aylık bir çalışmanın ürünü olan tasarımların, geçmişi 1970’lere dayanan Mamak Açık Hava Sinemasında öğrenciler, akademisyenler ve uzmanların ve Mamak halkının birlikte gerçekleştirdiği bir etkinlikte toplumla paylaşılmasının mimarlık eğitimi için çok anlamlı olduğunu ifade etti.

Etkinlik, ODTÜ Mimarlık Bölümü öğretim üyesi Güven Arif Sargın, Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü öğretim üyesi Tahire Erman, Gazi Üniversitesi Şehir Planlama öğretim üyesi Özlem Güzey, Mimarlar Odası Ankara Şubesi Eski Başkanı Ali Hakkan, Atılım Üniversitesi öğretim üyeleri Emel Akın ve Yeşim Uysal’ın gecekondu ve kentsel dönüşüm konularındaki sunumları ile devam etti.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Doğum günü şeysi - 3 Temmuz

Yıllar önce, 1990 yılında, bir 1 Temmuz gününde, yolların açıldığı, karın eridiği, havanın ılıştığı ve insanların dinçleştiği bir yaz günü karısına selam vermeksizin içeri girdi Mehmet. Yemeğini yedi. Çocukları azarladı. Karısı da payını aldı bundan. Yemekleri eleştirdi. Ama ne eleştiri. Küçük çaplı sevimli bir terör estirdi. İstemeden, el alışkanlığıyla karısına da bir tane çakıverdi. Hiç sevmezdi kuyruk yağı olmayan bulgur pilavını. Kaç defa söyledi, olmayınca istemsiz şekilde vuruverdi omuzuna kadının. *** Çocuklar bunu görünce bir anda tüm şımarıklıklarını kestiler. Artık onlar için zaman daha ağır akmaya, kuşlar ötmemeye, kuzular melememeye, kar altındaki topraktan başını çıkaran yılanlar toprağın altına geri dönmeye, yerdeki halıların desenleri dans etmeye, gözleri cansızlanmaya, babaları büyümeye, bir önceki gün marketten çaldıkları bisküvileri süte kırarak gizli gizli yeme fikirleri iyiden iyiye kaybolmaya ve bu fikrin yerini annelerinin yaptıkları kuyruk yağsız bulgur p...

Gecenin gözü

Gecenin gözü gördü, Çıkıp konuşsa, anlatsa her şeyi Senin hakkını sana, Benim hakkımı bana... Duvarlar bile daralıyordu, Sen ağlayınca. Bak şimdi nasıl da görünüyor Gökyüzü ferah ferah. Yıldızların altında gibi açık göğümüz. Koyun koyuna... Sıcacık...

Yetişkin eğitiminden yaşam boyu öğrenmeye geçiş - Bir eğitim makalesi

Eğitim, öğrenmenin sistematikleştirilmiş halidir. Öğrenmeye göre çok daha dar bir kavram olan eğitim kavramı daha gelişkin mekanizmaların kurulabilmesi için daha gelişkin bireylere ihtiyaç duyulmasından kaynaklı ortaya çıkmış bir kavramdır. İlk olarak Fransız sanayi devrimiyle somut düzlemde ele alınmaya başlanan bu gerçeklik kendisini fabrikalarda makineyi kullanmayı bilen eleman ihtiyacında göstermiştir. Makine kullanımının ve iş yönteminin öğretilmesinde karşılaşılan zorluklar, tarihin ilk burjuva devriminde öğretimi halk için sistematikleştiren yaklaşımı, yani eğitimi doğurmuştur. Sanayi devriminin öncelerinde bilgi aktarımlarını gerçekleştirecek kadroları yetiştirmek adına kurulan çeşitli kurumlar(kiliseler, camiler, manastır ve medreseler vb.) faydacı özellik gütmemesinden dolayı modern eğitim kavramına tam olarak denk düşmemektedir. Bu surette eğitim; faydalar çerçevesinde sistematikleştirilmiş öğrenmelerdir diyebiliriz. Bu noktada eğitim kavramıyla yetişkin kelimeleri yan yan...