Eli yüzü düzgün ve göründüğü kadarıyla
"herhangi bir sorunu olmayan"
insanlar metroya bindiler.
Otuzlarında gösteren iki bakımlı hanımefendi idiler.
Biner binmez etrafı süzdüler.
Gözlerini sadece beyaz koltuklara diktiler.
Birinde hamileler,
birinde yaşlılar,
birinde bebekli kadınlar,
birinde de genç kadınlar gördüler.
Kadınlar yirmilerindeydiler.
Sadeydiler.
Mütevazıydılar ve kitaplıydılar.
Ayaktaki süslüler, oturan süssüzleri süzdüler.
Hızla yanlarına gittiler.
Metro da deli gibi bir curcunada,
mübarek sanki bir kiler.
Ellerini çantalarına götürüp bir şeyler kurcalarken,
bir yandan da hızla oturan süssüzlerin önüne gittiler.
Ellerini nihayet çıkardılar.
Süssüzlerin önündeydiler.
Engelli kartını gösterip,
gayet nahoş ve
itici bir tarzda
süssüzlerin kalkmalarını istediler.
Beyaz koltuklar engelli,
yaşlı,
hamile ve
çocuklu kadınlara
ayrılmıştılar.
Ne olduğunu anlayamadan süssüzler,
kalkmış bulundular.
Beş durak sonra indiler süssüzler.
Kıkırdanmaya başladı süslüler.
'Bizi engelli de yaptın ya alacağın olsun Huriye' diye.
Ego çalışanıydılar.
Edindikleri engelli kartıyla metro ve otobüslerde rahat yolculuk yapıyorlardılar.
Çivisi çıkmış dünyada,
demirin tuncu yetmiyormuscasına
çiçeğin ısırganını oynadılar.
Alkislandilar...
"herhangi bir sorunu olmayan"
insanlar metroya bindiler.
Otuzlarında gösteren iki bakımlı hanımefendi idiler.
Biner binmez etrafı süzdüler.
Gözlerini sadece beyaz koltuklara diktiler.
Birinde hamileler,
birinde yaşlılar,
birinde bebekli kadınlar,
birinde de genç kadınlar gördüler.
Kadınlar yirmilerindeydiler.
Sadeydiler.
Mütevazıydılar ve kitaplıydılar.
Ayaktaki süslüler, oturan süssüzleri süzdüler.
Hızla yanlarına gittiler.
Metro da deli gibi bir curcunada,
mübarek sanki bir kiler.
Ellerini çantalarına götürüp bir şeyler kurcalarken,
bir yandan da hızla oturan süssüzlerin önüne gittiler.
Ellerini nihayet çıkardılar.
Süssüzlerin önündeydiler.
Engelli kartını gösterip,
gayet nahoş ve
itici bir tarzda
süssüzlerin kalkmalarını istediler.
Beyaz koltuklar engelli,
yaşlı,
hamile ve
çocuklu kadınlara
ayrılmıştılar.
Ne olduğunu anlayamadan süssüzler,
kalkmış bulundular.
Beş durak sonra indiler süssüzler.
Kıkırdanmaya başladı süslüler.
'Bizi engelli de yaptın ya alacağın olsun Huriye' diye.
Ego çalışanıydılar.
Edindikleri engelli kartıyla metro ve otobüslerde rahat yolculuk yapıyorlardılar.
Çivisi çıkmış dünyada,
demirin tuncu yetmiyormuscasına
çiçeğin ısırganını oynadılar.
Alkislandilar...
Yorumlar
Yorum Gönder